Fetosid ve Selektif Redüksiyon: Çoğul Gebeliklerde ve Ciddi Durumlarda Gebelik Yönetimi

  • Anasayfa
  • Blog
  • Fetosid ve Selektif Redüksiyon: Çoğul Gebeliklerde ve Ciddi Durumlarda Gebelik Yönetimi
Fetosid ve Selektif Redüksiyon: Çoğul Gebeliklerde ve Ciddi Durumlarda Gebelik Yönetimi

Fetosid ve Selektif Redüksiyon: Çoğul Gebeliklerde ve Ciddi Durumlarda Gebelik Yönetimi

 

???? Fetosid ve Selektif Redüksiyon: Çoğul Gebeliklerde ve Ciddi Durumlarda Gebelik Yönetimi

 

 

Uzmanından Kapsamlı Bilgilendirme: Fetosid ve Selektif Redüksiyon Nedir?

 

Ankara’da Kadın Hastalıkları ve Doğum ile Perinatoloji uzmanı olarak, hamilelik ve doğum süreçlerinizde en doğru ve güvenilir bilgiyi size sunmayı amaçlıyorum. Özellikle, modern tıbbın getirdiği bazı karmaşık durumlar, anne adaylarını zorlu kararlar almaya itebilir. Bu kararlardan ikisi, çoğu zaman karıştırılan ve detaylı açıklama gerektiren Fetosid ve Selektif Redüksiyon işlemleridir.

Bu kapsamlı rehberde, her iki işlemin ne anlama geldiğini, hangi durumlarda gerekli olduğunu, nasıl uygulandığını, potansiyel risklerini ve bu süreçte alacağınız profesyonel desteğin önemini en açık ve anlaşılır şekilde ele alacağız. Amacımız, bu zorlu konuya ışık tutarak, doğru bilgiye ulaşmanızı sağlamak ve endişelerinizi azaltmaktır.


 

???? Fetosid ve Selektif Redüksiyon Arasındaki Fark Nedir? Kavramları Netleştirelim

 

Bu iki tıbbi terim, anne karnındaki bir veya birden fazla fetüsün (bebeğin) yaşamının sonlandırılması anlamına gelse de, neden ve ne zaman yapıldıkları açısından kritik farklar taşır.

 

1. Fetosid (Fetal İntrauterin Sonlandırma) Nedir?

 

Fetosid, en basit tanımıyla, ciddi tıbbi gereklilikler nedeniyle, genellikle tek bir fetüsün yaşamının sonlandırılması işlemidir. Bu işlem, genellikle gebeliğin sonlandırma kararının alındığı, ancak yasal sürenin (Türkiye'de genellikle 10. hafta) dolmuş olduğu durumlarda yapılır.

 

Fetosid Neden Yapılır? (Ciddi Tıbbi Gerekçeler)

 

  • Yaşamla Bağdaşmayan Fetal Anomaliler: Bebekte, doğumdan sonra yaşama şansı olmayan veya çok ağır engellerle yaşamasına neden olacak ciddi yapısal veya kromozomal anormalliklerin (örneğin, ağır kalp, beyin veya böbrek gelişim kusurları, Trizomi 13 veya 18 gibi bazı genetik sendromlar) saptanması.

  • Annenin Sağlığını Ciddi Risk Altına Alan Durumlar: Gebeliğin devamının annenin hayatını tehlikeye atacak bir tıbbi durumu (örneğin, ciddi kalp hastalığı, kontrol edilemeyen hipertansiyon veya bazı kanser türleri) tetiklemesi veya kötüleştirmesi.

  • Yasal Sınırın Aşıldığı Durumlarda Gebeliğin Sonlandırılması: Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre, gebeliğin sonlandırılması (kürtaj) için belirlenen haftaların geçilmiş olması (genellikle 10. hafta), ancak yukarıda belirtilen tıbbi gerekçelerle (anne sağlığı veya fetal anomali) bu işlemin zorunlu olması. Bu durumda, bebeğin canlı doğmaması için Fetosid işlemi uygulanır.

 

2. Selektif Redüksiyon (Seçici İndirgeme) Nedir?

 

Selektif Redüksiyon veya daha doğru bir ifadeyle Multifetal Gebelik Redüksiyonu (Çoğul Gebelik Redüksiyonu), adından da anlaşılacağı gibi, genellikle tüp bebek tedavileri sonrası ortaya çıkan çoğul gebeliklerdeki (üçüz, dördüz vb.) fetüs sayısının azaltılması işlemidir.

 

Selektif Redüksiyon Neden Yapılır? (Çoğul Gebelik Risklerini Azaltmak İçin)

 

İkiz, üçüz veya daha fazla bebek taşıyan gebeliklerde, bebeklerin ve annenin sağlığı açısından riskler katlanarak artar:

  • Erken Doğum Riski: Çoğul gebeliklerin en büyük riski erken doğumdur. Fetüs sayısı arttıkça, bebeklerin 37. haftadan önce, hatta 32. haftadan önce doğma olasılığı ciddi şekilde yükselir. Erken doğan bebeklerde ise kalıcı beyin hasarı (Serebral Palsi), görme/işitme kaybı ve kronik akciğer hastalıkları riski artar.

  • Düşük Doğum Ağırlığı: Her bir bebeğin rahim içindeki yaşam alanı ve besin paylaşımı azalır.

  • Anne Sağlığı Riskleri: Hipertansiyon, gebelik zehirlenmesi (preeklampsi) ve diyabet gibi riskler çoğul gebeliklerde daha yüksektir.

Selektif Redüksiyon, genellikle üç veya daha fazla fetüs taşıyan gebeliklerde, bebek sayısını ikiye (ikiz) veya duruma göre tek'e düşürerek, kalan fetüslerin sağlıklı bir şekilde gelişim şansını artırmak ve gebeliği term'e (miadına) yakın bir haftaya kadar taşımak amacıyla yapılır.

 

Önemli Not: Selektif Fetosid

 

Selektif Redüksiyon işlemi, eğer çoğul gebelikteki fetüslerden birinde yukarıda bahsedilen ciddi bir anomali saptanırsa, yalnızca o anomalili fetüsün sonlandırılması şeklinde yapılır. Buna Selektif Fetosid denir. Bu, hem çoğul gebelik riskini yönetmek hem de anomalili bebeğin durumunu ele almak için yapılan bir kombinasyondur.


 

???? Fetosid ve Selektif Redüksiyon İşlemi Nasıl Yapılır? (Teknik Detaylar)

 

Her iki işlem de yüksek riskli gebelikler alanında uzmanlaşmış Perinatoloji uzmanları tarafından, son teknoloji ultrasonografi rehberliğinde, hastane ortamında gerçekleştirilir.

 

İşlemin Genel Aşamaları:

 

 

1. Kapsamlı Değerlendirme ve Danışmanlık (En Kritik Aşama)

 

  • Detaylı Tanı: İşlemden önce, fetüslerin durumu (anomali türü, sayısı, plasenta yapısı-koryonisite) yüksek çözünürlüklü ultrasonografi ve gerekli genetik testlerle (amniyosentez, Koryon Villus Biopsisi vb.) kesinleştirilir.

  • Etik ve Yasal Süreç: Anne ve baba adaylarına tüm riskler, işlem sonrası süreç ve kalan gebelik için beklentiler detaylıca anlatılır. Tıbbi kurul onayı ve anne adayının yasal onamı alınır.

  • Koryonisite Tespiti: Özellikle çoğul gebeliklerde, fetüslerin plasentasının tek mi (monokoryonik) yoksa ayrı mı (dikoryonik) olduğunun belirlenmesi hayati önem taşır.

 

2. İşlemin Uygulanması (Genellikle İlk Trimester Sonu - İkinci Trimester Başı)

 

İşlemin yapıldığı gebelik haftası, nedenine bağlı olarak değişebilir:

  • Selektif Redüksiyon: Çoğul gebeliklerde risklerin netleştiği, ancak gebeliğin henüz çok ilerlemediği, genellikle 10. ila 14. gebelik haftaları arasında yapılması tercih edilir.

  • Fetosid (Anomali Nedeniyle): Anomali teşhisinin kesinleştiği, genellikle 16. ila 22. gebelik haftaları arasında yapılabilir.

 

3. Tıbbi Prosedür: Enjeksiyon Yöntemi

 

  • Ultrason Rehberliği: Anne adayı, ultrason cihazı ile gözlemlenirken, karın bölgesinden (çoğunlukla lokal anestezi altında) çok ince bir iğne ile rahim içine girilir.

  • Hedefleme: İğne, sonlandırılması planlanan fetüsün kalp bölgesine veya göbek kordonuna, milimetrik hassasiyetle ilerletilir.

  • İlaç Uygulaması: Fetüsün kalp atışlarını durdurmak için potasyum klorür (KCl) gibi özel bir ilaç, doğrudan fetüsün dolaşımına enjekte edilir. Bu ilaç, fetüsün kalbini hızla durdurur (fetal asistoli).

  • İzlem: İşlem sonrası, fetüsün kalp atışlarının durduğu ultrason ile teyit edilir.

 

4. Özel Durum: Monokoryonik (Tek Plasentalı) İkizler

 

Tek plasentayı paylaşan (monokoryonik) ikizlerde, bir fetüse enjekte edilen ilaç diğer fetüse plasenta damarları aracılığıyla geçebilir ve sağlam fetüse de zarar verebilir. Bu nedenle, monokoryonik gebeliklerde KCl enjeksiyonu tercih edilmez.

Bu durumlarda, daha karmaşık ve daha yüksek teknik uzmanlık gerektiren farklı yöntemler kullanılır:

  • Radyofrekans Ablasyon (RFA): Yüksek frekanslı radyo dalgaları ile göbek kordonundaki kan akışının kalıcı olarak kesilmesi.

  • Bipolar Koagülasyon: Göbek kordonu damarlarının yakılarak kan akışının durdurulması.

Bu özel teknikler, kan akışını sadece hedef fetüs için durdurarak, sağlam olan fetüsün hayatta kalma şansını maksimize eder.


 

???? İşlemlerin Potansiyel Riskleri ve Başarı Oranları

 

Her tıbbi müdahalede olduğu gibi, Fetosid ve Selektif Redüksiyon işlemlerinin de belirli riskleri mevcuttur. Ancak, bu riskler genellikle işlemin yapılmaması durumunda ortaya çıkacak risklerden çok daha düşüktür.

 

Başlıca Riskler:

 

Risk Tipi Açıklama Risk Seviyesi
Sağlam Fetüsün Kaybı İşlem sonrası, kalan/sağlam fetüsün de kaybedilmesi (düşük). %3 - %7 Arası (Uzmanlık ve gebelik haftasına göre değişir.)
Erken Doğum İşlemden sonra, kalan fetüslerin erken doğma riskinin artması. Hafif Artış
Enfeksiyon (Koryoamnionit) Rahim içi enfeksiyon gelişmesi. Nadir
Zar Sızıntısı (Amniyotik Sıvı Kaçağı) İğne giriş yerinden su gelmesi. Nadir
Kanama İşlem sırasında veya sonrasında rahimde kanama. Nadir

Önemli Vurgu: Bu işlemlerin tecrübeli bir Perinatoloji uzmanı tarafından yapılması, risk oranlarını en aza indiren en kritik faktördür.


 

????‍⚕️ Neden Bir Perinatoloji Uzmanını Tercih Etmelisiniz? (Ankara'da Uzman Desteği)

 

Fetosid ve Selektif Redüksiyon kararları, hem tıbbi hem de duygusal açıdan gebeliğin en zorlu anlarıdır. Bu süreçte doğru uzmana ulaşmak, kararın doğruluğu ve işlemin başarısı için hayati önem taşır.

Perinatoloji uzmanı (Yüksek Riskli Gebelik uzmanı) olarak benim rolüm:

  • Doğru Tanı ve Risk Değerlendirmesi: En son teknoloji ultrason ve tanı yöntemlerini kullanarak (Detaylı Ultrason, Fetal Ekokardiyografi vb.), fetüsün durumunu %100'e yakın doğrulukla tespit etmek.

  • Koryonisiteye Uygun Teknik Seçimi: Özellikle çoğul gebeliklerde, plasenta yapısına göre (monokoryonik veya dikoryonik) en güvenli ve en yüksek başarı oranına sahip yöntemi (KCl, RFA, Bipolar) belirlemek ve uygulamak.

  • Duygusal ve Psikolojik Destek: Bu zorlu kararı alan çiftlere, etik ve psikolojik olarak destek olmak, süreci tüm şeffaflığıyla anlatmak ve takip etmek.

  • Kalan Gebeliğin Yakın Takibi: İşlem sonrası, kalan fetüsün sağlıklı gelişimi için gebeliğin sonuna kadar ultra-detaylı ve yüksek frekanslı izlem sağlamak.

Unutmayın: Bu işlemler, zorunluluk ve en az kötü seçenek olduğunda yapılan, etik kurulların denetimindeki işlemlerdir. Asla keyfi kararlar değildir. Ankara’da bu alanda uzmanlaşmış bir hekim olarak, en güncel ve güvenli prosedürleri uygulamak benim önceliğimdir.


 

❓ Fetosid ve Selektif Redüksiyon Hakkında Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

 

Bu bölüm, anne adaylarının akıllarındaki en yaygın sorulara cevap vermektedir.

 

SSS 1: İşlem sonrası hastanede kalmak gerekir mi?

 

  • Cevap: Çoğu zaman hayır. İşlem, genellikle lokal anestezi altında yapılır ve yaklaşık 30 dakika sürer. Hastalar, birkaç saatlik gözlemden sonra, herhangi bir komplikasyon gelişmezse aynı gün taburcu edilebilirler.

 

SSS 2: İşlem kalan fetüsün sağlığını etkiler mi?

 

  • Cevap: Nadir de olsa, işlem sonrası erken doğum veya amniyon sıvısı sızıntısı riski artabilir. Ancak, uzman ellerde ve özellikle dikoryonik (ayrı plasentalı) gebeliklerde, sağlam fetüsün etkilenme riski oldukça düşüktür. Monokoryonik gebeliklerde ise teknik çok daha hassas olmalı ve RFA/Bipolar gibi yöntemler tercih edilmelidir.

 

SSS 3: İşlem ne kadar acı vericidir?

 

  • Cevap: İşlem, iğne giriş yerinde lokal anestezi (uyuşturma) ile yapıldığı için anne adayı ciddi bir acı hissetmez. İşlem sonrası kasık bölgesinde hafif bir ağrı veya kramp hissedilebilir, bu durum basit ağrı kesicilerle kontrol altına alınabilir.

 

SSS 4: Selektif Redüksiyon sonrası kalan fetüsler sağlıklı doğar mı?

 

  • Cevap: Redüksiyonun temel amacı, kalan fetüslerin sağlıklı doğma şansını maksimize etmektir. Redüksiyon sonrası gebeliğin ikiz olarak devam etme şansı, üçüz veya dördüz olarak devam etme şansından çok daha yüksektir ve erken doğum riski önemli ölçüde azalır. Bu, sağlıklı bir doğum ihtimalini artırır.

 

SSS 5: Fetosid kararı hangi gebelik haftasına kadar verilebilir?

 

  • Cevap: Türkiye'de yasal olarak gebelik sonlandırma kararı, anne sağlığını tehdit eden durumlar veya yaşamla bağdaşmayan ciddi fetal anomaliler saptandığında, gebeliğin sonuna kadar tıbbi kurul kararıyla verilebilir. Fetosid işlemi, bu kararın uygulandığı tıbbi prosedürdür ve bu tür ilerlemiş gebeliklerde fetüsün canlı doğmaması için yapılır.

 

SSS 6: Ankara'da bu işlemleri nerede yaptırabilirim?

 

  • Cevap: Bu tür işlemler, sadece tam teşekküllü hastanelerin Perinatoloji bölümlerinde veya bu alanda yetkin uzmanların çalıştığı merkezlerde yapılmalıdır. Ankara'da bu alandaki uzmanlığım ve tecrübemle, en güvenli ve etik koşullarda danışmanlık ve tedavi hizmeti sunmaktayım.


 

???? Sonuç: Bilinçli Karar ve Uzman Desteği Hayati Önem Taşır

 

Fetosid ve Selektif Redüksiyon, modern tıbbın sunduğu, ancak alınması en zor kararlar arasında yer alan girişimlerdir. Bu kararları alırken duygusal zorluklar yaşamanız, endişe duymanız çok doğaldır.

Unutmayın ki bu işlemler, annenin hayatını korumak veya kalan diğer bebeklerin sağlıklı bir yaşama kavuşma şansını artırmak gibi hayati amaçlarla yapılır.

Ankara'daki Perinatoloji uzmanınız olarak, bu hassas süreçte yanınızdayım. Detaylı tanı, açık iletişim, etik yaklaşım ve yüksek teknik uzmanlık ile size en doğru yolu göstermek için buradayım. Lütfen aklınıza takılan her soruyu çekinmeden sorun ve bu zorlu kararı tek başınıza vermek zorunda kalmayın.

Gebelik Sonlandırma

Myom

 

 

 

Whatsapp TikTOk İnstagram Facebook Youtube Linkedin